KELEŞ’TEN ÖZLÜ’YE; YAPTIKLARIN AK PARTİ’YE ZARAR VERİYOR!
Düzce eski belediye başkanı Mehmet Keleş, Düzce Kasrı’nın yıkılmasının ardından Düzce Belediyesi’nin yaptığı yıkım çalışmalarının halk nezdinde tepki gördüğünü belirterek başkan Faruk Özlü’ye uyarıda bulundu ve bu yıkımlar Düzce’de kamu malına zarar veriyor, kamu vicdanını zedeliyor ama en çok mensubu olmaktan şeref duyduğumuz davamıza ve AK Parti’ye zarar veriyor diye ifade etti.
Keleş, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda şu ifadelere yer verdi.
Düzce Kasrı deprem sonrası Düzce’nin ilk valisi Fikret Güven tarafından vali konutu olarak kullanılmak üzere orman sahasına yaptırılmış bir bina. Hiç bir resmi makamdan izin almadan kaçak olarak yaptırılan bina Orman Genel Müdürlüğü tarafından müsadere edilmiş, sorumlular hakkında dava açılmış, vali yardımcısı, kaymakam ve il müdürleri ceza almışlardı.
Ben Düzce Belediye Başkanı olduğumda bina orman idaresine geçmiş, yıkım kararı çıkarılmış henüz uygulanmamış ancak binaya kimse birkaç yıl el de sürememiş, kontrol dışı ve sahipsiz kalan bina içler acısı hale gelmiş adeta viraneye dönmüştü.
Yapılan işin ne kadar yanlış olduğu ortadaydı, üstelik bu yanlış devletin orman alanlarını korumakla görevli en üst düzey yetkililer tarafından yapılmıştı. Ne var ki Belediye Başkanı olarak ben dahil hiç kimsenin gönlü bu binanın yıkılmasına razı olmuyordu.
Deprem dolayısıyla şehirde hiç sosyal mekan kalmamış, bu bina adeta beni sosyal tesis yapın diye yalvarıyordu. Bakmayın bugün zaten çürüktü orası burası çöktü diyenlerin lafına bina son teknoloji kullanılarak kaliteli malzemeden inşa edilmişti.
O günlerde, orman bakanı uzun yıllardan beri tanıdığım bu gibi konularda pratik zekasına güvendiğim Kocaeli Milletvekili Osman Pepe idi. Kendisine durumu izah ettim. Üşenmedi kalktı Düzce’ye kadar geldi, binayı gördü kendisininde bu güzelim binanın yıkılmasına gönlü razı olmamış olacak ki beklediğimiz kararı verdi.
Yıkmayalım! Düzce Belediyesi burayı sosyal tesis yapsın talimatı verdi. Allah ondan razı olsun.
Bunun üzerine orman teşkilatı bu binayı bize tahsis etti.
Ve geçen hafta yıkılana kadar bu bina Düzceli hemşehrilerimize hizmet etti. Nikahlar kıyıldı, düğünler, nişanlar yapıldı, iftarlar verildi, toplantılar tertip edildi, çeşitli proje ve organizasyonlara ev sahipliği yaptı. Tam on dört yıl. Düzce Kasrı hayatımızın içinde oldu.
Ana bina çevresine mekanı tamamlayan müştemilat ve bahçe düzenlemeleri yapıldı hatta kara yolları tarafından ulaşım kolay olsun diye kocaman bir viyadük inşa edildi.
Sonuç itibariyle, yanlış başlayan bir iş akıllı idarecilerin iyi niyeti ve basireti sayesinde doğruya evrilmiş, kazanan Düzce ve Düzceliler olmuştu.
Şimdi yıkma işininde çok mahir kimseyi ve kimsenin yaptığını beğenmeyen yüksek gönüllü sayın belediye başkanı duydumki bu binayı da yıkıp ortadan kaldırmış.
Ne diyelim;
Yazık oldu güzelim tesise.
Yenisini yapamazsın, yapsan bile öncekiler gibi suç işlemiş olursun.
Bu bina betonarme ve çelik konstrüksiyon teknolojisiyle imal edilmiş bir binaydı, mimarisi de çok güzeldi, en az yüz sene ömrü vardi.
Tavsiyem bu davranışlardan vazgeçmeniz yönünde.
Sokakta vatandaş iyi konuşmuyor.
Sıra belediye binasında diyen var, on beş temmuz parkında diyen var, kültür merkezinde diyen var.
Unutmayın! Bu yıkımlar Düzce’de kamu malına zarar veriyor, kamu vicdanını zedeliyor ama en çok mensubu olmaktan şeref duyduğumuz davamıza ve AK Parti’ye zarar veriyor .
Tabii bu sizin için önemliyse…
Yazıyı Yunus Emre’den bir hikaye ile bitirmek isterim.
Yunus Emre’den belli bir süre sonra yaşamış Molla Kasım isimli bir şeriat alimi zat, Yunus’a ait üç bin adet şiir bulmuş, bir su kenarına oturup okumaya başlamıştır.
İlk bin tanesini okumuş ve şeriat’e aykırı bularak yakmış, ikinci bin tanesini de aynı sebeple suya atmıştır.
Üçüncü bin’e geldiğinde şu beyinle karşılaşır.
“DERVİŞ YUNUS BU SÖZÜ EĞRİ BÜĞRÜ SÖYLEME
SENİ SİGAYA ÇEKEN BİR MOLLA KASIM GELİR.”
Bu beyti okuyan Molla Kasım zahiri bilgiye ulaşmış, yaptığı büyük hatayı farketmiş ancak, ne çare ki elde sadece bize intikal eden bin şiir kalmıştır.