Düzce Belediyesi tarafından 13-14 Ekim tarihleri arasında tertiplenen olan ‘Düzce Şehir Kimliği ve Sosyal Bütünleşme’ Sempozyumu başladı. Sempozyumun açılışında konuşan Düzce Belediye Başkanı Dr. Faruk Özlü, “Gururla ifade etmek isterim ki; Düzce sıradan bir şehir değildir. Sanayisi, turizmi, tarihi, kültürü, tabiatı, gastronomisi ve jeopolitik konumu ile ayrıcalıklı bir kenttir” dedi.

Düzce Belediyesinin şehrin kimliğinin oluşturulması ve geçmişten geleceğe sosyal bütünleşmenin bilimsel bakış açısı ile ortaya koyulmasına katkı sağlamak üzere düzenlediği ‘Düzce Şehir Kimliği ve Sosyal Bütünleşme Sempozyumu’ 50 akademisyenin katılımı ile başladı.

Prof. Dr. Erol Güngör Kültür Merkezi’nde Düzce Belediye Başkanı Dr. Faruk Özlü evsahipliğinde gerçekleştirilen sempozyuma Düzce Valisi Cevdet Atay, AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları Genel Başkanı ve Düzce Milletvekili Ayşe Keşir, Düzce Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Nedim Özbir, siyasi parti il temsilcileri ile kamu kurumların yöneticileri, STK temsilcileri ve öğrenciler katılım sağladı.

Açılış konuşmalarından önce sempozyum düzenleme kurulu üyelerinden Düzce Üniversitesi Sosyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Metin Kılıç tarafından programın içeriğine yönelik sunum gerçekleştirildi. Ardından açılış konuşması için kürsüye çıkan Düzce Belediye Başkanı Dr. Faruk Özlü, düzenlenen sempozyumun 2 yıl önce başlatılan çalışmanın sonucu olduğunu kaydetti.

ORTAK PAYDA, SOSYOLOJİ, BEKLENTİLER TARTIŞILACAK
Başkan Özlü konuşmasında, “Bildiğiniz gibi, geçtiğimiz yıl Aralık ayında, yine bu salonda ‘Düzce İktisat ve Kalkınma Kongresi’ni gerçekleştirmiştik. İktisat ve kalkınma kongremizde ‘Bölgesel Kalkınmanın Merkezi Düzce’ sloganının etrafında şehrimizin, bölgemizin ve ülkemizin gelecek 50 yılına ilişkin çok değerli fikirler gündeme gelmişti. Bugün de aynı şekilde hem şehrimiz, hem de ülkemiz için son derece önemli olduğuna inandığımız bir konuyu etraflıca konuşacağız. Şehir kimliği ve sosyal bütünleşme başlığı altında; bizleri biz yapan ortak paydalarımızı, sosyolojimizi, geleceğe yönelik beklentilerimizi tartışacağız” dedi.

“DÜZCE’Yİ İNŞA VE İHYA ETMEYE KARALIYIZ”
Şehirlerin içinde yaşayanlar ile anlam kazandığını sözlerine ekleyen Başkan Özlü, “Bütün şehirlerimiz; kimliklerini tarihimizden, kültürümüzden, sanatımızdan ve geleneklerimizden almaktadır. Bizler, bu anlamda Düzce’mizi tüm ortak paydalarıyla, tüm renkleriyle korumaya, geliştirmeye ve medeniyet ışığımız altında inşa ve ihya etmeye kararlıyız. Bunu yaparken, bir yandan modernliğin getirdiği kavramlara kucak açacak, diğer yandan bize kimlik kazandıracak, bu şehri Düzce yapacak tüm güzellikleri kucaklayacağız. Benim şahsen Düzce Belediye Başkanı olarak yapmaya çalıştığım budur. Bir yandan Düzce’yi modern bir şehirleşme ile ihya ve inşa etmek, diğer yandan bu güzel şehirde yaşayan herkesi tüm farklılıklarıyla birlikte kucaklamak” şeklinde konuştu.

“AYRICALIKLI KENT DÜZCE”
“Gururla ifade etmek isterim ki; Düzce sıradan bir şehir değildir. Sanayisiyle, turizmiyle, tarihiyle, kültürüyle, tabiatıyla, gastronomisiyle ve jeopolitik konumuyla ayrıcalıklı bir kenttir” cümleleriyle konuşmasını devam ettiren Başkan Özlü; “Şehrimizle ilgili hayallerimizde asla mütevazı davranmayacağız. Düzce; aynı zamanda Türkiye sosyolojisinin bir özeti niteliğindedir. Kafkaslardan, Balkanlardan, doğudan, batıdan, güneyden, kuzeyden gelerek bu toprakları vatan yapan insanların toplamı bu güzel şehirde bir arada yaşamaktadır. İşte, bizi Düzce yapan, geleneklerimizi, törelerimizi ortaklaştıran ve aynı potada bize sunan bu ruhtur, bu ahenktir”

“DÜZCE’YE HİZMET BENİM İÇİN ONURDUR”
Düzce’ye hizmet etmekten onur duyduğunu ifade eden Başkan Özlü; “yüzyıllar boyunca Düzce’mize gelen atalarımız; bu kente ruh vermiş, kimlik kazandırmış ve ilelebet burayı vatan edinmişlerdir. Ben, 31 Mart seçimlerine girerken bir slogan etrafında kampanyamı yapmıştım. Şunu söylemiştim her yerde: “Düzce Bizim Evimiz”. Aslında bu üç kelime her şeyi özetler niteliktedir. Evet, Düzce bizim evimiz. Bu evde yaşayan herkesin ortak rüyası, ortak sevdası ve ortak sorumluluğu Düzce’dir. Bürokrasi hayatımda, milletvekili ve bakanlık dönemlerimde ve şimdi belediye başkanı olarak Düzce’ye hizmet ediyor olmak, benim için en büyük onurdur. İki gün sürecek sempozyumumuzun faydalı sonuçlar getirmesini diliyorum” şeklinde konuştu.

REKTÖR SÖZBİR VE MİLLETVEKİLİ KEŞİR’DEN ‘HAYIRLI OLSUN’ DİLEKLERİ
Sempozyumun Düzce Belediyesi ile birlikte düzenlenmesinde emeği geçen Düzce Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nedim Sözbir, sempozyumun Düzce’ye faydalı olması temennisinde bulunurken, AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları Genel Başkanı ve Düzce Milletvekili Ayşe Keşir ise Türkiye’nin en genç şehrinde şehir kimliği üzerine böyle bir toplantı gerçekleştirilmesini çok önemsediğini belirterek, emeği geçen tüm komite ve katılımcılara teşekkür etti.

VALİ ATAY; “DÜZCE, BİR ARADA YAŞAMANIN EN GÜZEL ÖRNEĞİDİR”
Açılış konuşmaları çerçevesinde sempozyumu değerlendiren Düzce Valisi Cevdet Atay, bir bütün olarak Düzce’ye hizmet etmekten duyduğu mutluluğu katılımcılarla paylaşarak “Bir arada yaşamanın en güzel örneğini gösteren Düzce örnek bir şehirdir. Aynı zamanda bir cazibe merkezidir. Kültürel zenginliğin söz konusu olduğu nadir illerimizden biridir. Bu sempozyumun ilimize katacağı değerler sebebiyle belediye başkanımıza ve rektörümüze teşekkür ediyorum. Sonucunda marka olan şehrimizin daha iyi yerlere geleceğine inancım tamdır” dedi.

Açılış konuşmaların ardından sempozyumun açılışı için kürsüye çıkan akademisyen, bürokrat ve siyasetçi Prof. Dr. Mustafa İsen, ‘Değişerek Gelişen Şehir; Düzce’ üzerine gerçekleştirdiği konuşmasında önemli detaylar paylaştı.

KADERİ İYİ YAZILMIŞ ŞEHİR; DÜZCE
Prof. Dr. Mustafa İsen yaptığı konuşmada şunları kaydetti;

“Düzce, kaderi iyi yazılmış şehirlerden birisidir. Bu coğrafya 19’ncu yüzyılın ikinci yarısına kadar yerleşimin olmadığı bataklık bir yapıdaydı. Daha sonra ortaya çıkan nehir ıslahlarıyla birlikte bu bataklıklar en verimli tarım arazileri haline dönüştü. Bu evre 93 harbine tesadüf eden bir dönemdir. Bu dönemde göçlerin yoğun yaşandığı ve Kafkaslardan gelen göçlerin buralara yerleştirilmesiyle kurulmuş bölgedir. Bu bölge o tarihten başlanarak adım adım inşa edildi.

Düzce çok farklı sektörlerin bir arada yürütülebildiği bir şehir. Bir tarım, bir sanayi şehri burası. Dinamik bir üniversitesi mevcut. Merkezi konumda olmasından ötürü çok çok önemli bir turizm kentidir” ifadelerini kullandı.

“İNSANLAR DÜZCE’NİN DEĞERLİ OLDUĞUNUN FARKINDA DEĞİL”
Bu şehrin iki dez avantajı var diyerek sözlerine devam eden İsen; “Bu şehirde yaşayan insanlar, dar bölge mantalitesiyle hareket ettikleri için Dünyayı Düzce’den ibaret düşünüyorlar. İnsanlar Düzce’nin bu kadar değerli olduğunun farkında değiller. Buranın ünik bir şehir olduğunun önce şehir farkında olması lazım.
İkinci dezavantaj ise bu gibi şehirler, özenilecek insanların varlığından mahrumdurlar. Örnek alınabilecek insanların modellik etmesi lazım. Düzce’nin bu dönemde en büyük şansının yöneticileri olduğunu düşünüyorum” dedi.
Prof. Dr. Erol Güngör Kültür Merkezinde A ve B salonlarında eş zamanlı olarak devam edecek olan Şehir Kimliği ve Sosyal Bütünleşme Sempozyumu, 14 Ekim Perşembe günü yapılacak oturumlar ile sona erecek.