Düzce Üniversitesi Spor Bilimleri  Fakültesi, gerçekleştirmiş olduğu “Spor Girişimcilerimizle Buluşuyoruz” etkinliği ile Türkiye genelinde örnek olmaya devam ediyor.  Üçüncüsü düzenlenen etkinliğin önümüzdeki sene çok farklı formatlar halinde düzenlenmeye devam edeceği bildirildi. Eğitimlerini tamamlayan genç girişimciler, mezun olduktan sonra iş hayatında başarı dolu kariyer hikayeleriyle dikkat çekerken, elde etmiş oldukları başarılarının sırlarını öğrenciler ile paylaştı.

Düzce Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi tarafından iki ay önce birincisi düzenlenen “Spor Girişimcilerimizle Buluşuyoruz” etkinliğinin ikincisi ise bir ay önce düzenlenirken, etkinliğin üçüncüsü de bugün düzenlendi. Etkinliğin açılış konuşmasını yapan Dr. Öğrt. Üyesi Ömer Sivrikaya, “etkinliğimizi büyütüyoruz, seneye çok farklı formatla devam edeceğiz. Katıldığınız için teşekkür ederim” ifadelerini kullanarak sözü başarı hikâyelerini anlatmak üzere genç girişimcilere bıraktı.  Sümeyye Cebel Değirmenci ve Gani Değirmenci çiftçi başarılı kariyer hikâyelerini anlatarak öğrencileri bilgilendirdi.

“Okumasam spor hayatımı bitireceğini söylemişti”

Sümeyye Cebel Değirmenci, “Benim çok karmaşık bir eğitim geçmişim oldu. Liseye başladığım yıl derslerin zor olması dolayısıyla sınıfta kaldım. İkinci senede okuldan atıldım, yapamıyordum. Sonra lise konferansında antrenörüm bana okumam gerektiğini aksi takdirde benim spor hayatımı bitireceğini söylemişti. Çünkü ben 7 yaşında tekvandoya başlamıştım.  Antrenörüm bana  ne yapıp edip okumam gerektiğini söyledi. Ardından beni bir koleje kaydederek eğitim hayatıma devam ettim. Orada kolej adına dövüştüm. Başarılı bir sporcu olduğum için Türkiye şampiyonluğu, İstanbul şampiyonlukları, uluslararası şampiyonlukları aldım. 24 yaşımda liseden mezun olduktan sonra yine üniversiteye başlamak konusunda kararsız kalınca antrenörümün çabasıyla üniversiteye devam etme kararı alarak sınava girdim ve kazandım. 5 yıl tekvando yaptıktan sonra boks sporuna geçtim ve eşimle birlikte kendi işimizi kurduk şuan işimizde ilerlemeye devam ediyoruz.” Şeklinde konuştu.

Öte yandan derin bir spor geçmişi olmadığını fakat kendisinin de tenis sporu ile ilgilendiğini dile getiren Gani Değirmenci, “ Benim eşim gibi çok derin spor geçmişim yok ama ben de tenis sporunu sevdiğim için bir dönem tenis kortunda çalışmıştım ve uzmanlığım tenis olduğu için tenis sporu üzerinden üniversiteye girme şansım oldu. Mezun olduktan sonra tenis kortunda çalışmaya devam ederken aynı zamanda nişanlıydık. Evlenmek için eşime de iş bulmak için uğraşıyorduk. Ne yazık ki iş bulamayınca dedik ki tenis kortunda bir bölüm açalım kendi branşı üzerinden kurs versin gelir kaynağı olmuş olur. Reklam vermeye başladık boks eğitimi verilir diye bir süre sonra eşimin 2 öğrencisi oldu ve eşim haftada 2 gün 1 saat çalışarak çok iyi bir kazanç elde ettiğini görünce dedik ki biz maaşla çalışmak yerine kendi işimizi kurarak garanti bir iş sahibi oluruz dedik ve bunu beraber başardık.” Dedi.

Kendi işini kurmak için çok küçük sermaye ile başlayıp devamında başarılar elde ettiklerini dile getiren Değirmenci çiftçi, başarılarını ve kariyer hayatlarında vermiş olduğu çabalarını öğrenciler ile paylaştı.

“Salonumuz iki yıl boyunca kapalı kaldı”

Eğitim serüvenlerini tamamlayan ve beraber kendi iş yerini kuran Beyzanur Çalık ve Ogün Ucaroğlu, spor kariyerleri ve iş kariyer hikâyelerini öğrenciler ile paylaştı. Konuşmacı Beyzanur Çalık, “Benim spor hayatım şöyle başladı. Ortaokul son sınıfta Kano branşıyla spora başladım. Sonrasında lise dönemimde de spora devam ettim. Lise sonunda bir sakatlık yaşadım ve spordan ayrılmak zorunda kaldım. Meslek lisesi mezunuyum, çok çalışkan bir öğrenci değilim. Ailem BESYO okumamı hiç istemedi. Sağlık bölümünü değerlendirmemi istediler. Sonra ben BESYO hazırlık kursunda üniversiteye hazırlanmaya başladım. Sonrasında Samsun’a, Aydın’a falan denedim. Samsun oldu. Ama şöyle oldu. Samsun oldu, hiç ailemden o kadar uzak kalmadığım için Samsun’a kayıt yaptırdığım halde kaydımı sildirdim. Sonrasında antrenörüm benden habersiz Düzce’ye evraklarımı göndermiş. Sonrasında iki hafta sonra Düzce’ye kayıt için geldim. Tabii bu süreçte de ailem artık tamamen BESYO okumamı asla istemiyordu.  Şöyle söyleyeyim,  bir gün evden bir şekilde çıkıp kayıt yaptırmaya geldim. Ailemin haberi yoktu. Eve gittiğimde haber verdim. Sonrasında ilk yılım pandemi ile geçti. İkinci yılımda buradayım. Şöyle söyleyeyim. Hani okuldan boş mevzu almak istemiyorum. Sonrasında  Ogün hocamla tanıştık ve havuzda bir bayan antrenör aradıklarını söyledi. Sonrasında hani dedim ki yüzme biliyorum evet ama birine öğretebilecek kadar da bir teknik bilgim yok. Sonrasında üç ay bir staj dönemim oldu. Üç ay  stajiyerlik yaptım. Sonrasında dedim ki yani ben bu işi yapabilirim çünkü çok sevdim. Sonrasında bir can kurtaranlık aldım. Önce belgelerimi almaya başlamak için can kurtaranlık aldım. Sonrasında çalıştığım yerde bir buçuk yıl kadar çalıştım. Sonrasında kendi işimizi kurmak için çalıştığım iş yerinden ayrıldım.” Şeklinde konuştu.

Ogün Ucaroğlu ise iş kariyerini su ifadelerle dile getirdi:” Üniversite hayatıma Çorum’da başladım. Sonrasında biz bir dönem bitirdikten sonra. Birinci. Dönemi bitirdik ya, ikinci dönemin başında pandemi patladı. Sonrasında ben Çorum’da bulunurken sürekli bir şeyim var. Bir şeyleri hatırlamak istiyorum, bir şeyin içinde. Çalışmak istiyorum ama Çorum’u kendime yetenek görmediğim için orada da kalmak istemedim açıkçası. Düzce’ye geçiş açısından da biraz zorluklar olacaktı. Burada iş imkanıma girmeme sebep olan hocam. Burada havuz işletmeciliği yapıyordu. O dedi, Düzce’ye gel yanımda çalışırsın, iş öğrenirsin. Sonrasında ben buraya geldim. Geçiş yaptım Düzce Üniversitesi’ne.  Ben okula gelmemle beraber yüzme antrenörüyle başlamam biri oldu. Zaten direkt yüzme antrenörüyle çalışmaya başladık. Sonrasında ise Beyzanur hocamızla tanışınca kendi iş yerimizi açtık ve beraber çalışıyoruz. Dedi.

Son olarak kendi başarı hikâyelerini öğrenciler ile paylaşan girişimci genç Melih Gültekin, kendi işini kurmaya başladığı dönemlerde kendi spor hocasının spor salonunu değiştirmesi üzerine öğrenci kaybettiğini belirterek bir süre hocasına destek olmak amacıyla ücretsiz dersler verdiğini belirtti. Öte yandan konuşmalarına devam eden Gültekin, “Ben dogma büyüme Düzceli olduğum için spor hayatım da burada başladı. Spor hayatımda başarılı olduğum için dereceler elde ettim. İlerleyen zamanlarda benim hocam spor salonunu değiştirerek farklı bir yere taşıması üzerine öğrenci kaybetmeye başladı. Bende hocama destek olmak amacıyla bir süre ücretsiz dersler vermeye başladım. Sonrasında hocam bana ortaklık teklifinde bulundu. Kabul ettim. Ardından salonu devralma kararı alarak biraz da kredi çekip salonu devraldım ve şu an kendi fitness salonum olarak kendi işime devam ediyorum.” İfadelerini kullandı.

Etkinliğe katılan girişimci çiftler kariyer hayatlarında elde ettikleri başarılı öğrenciler ile paylaştıktan sonra etkinlik soru cevap şeklinde devam etti. Etkinliğin sonunda katılımlarından dolayı kendilerine teşekkürlerini sunan Dr. Öğrt. üyesi Emre Türegül, Prof Dr Hamdi Pepe, Dr. Öğrt. Üyesi Mensur Pehlivan ve Dr. Öğrt. Üyesi Ömer Sivrikaya girişimci çiftlere plaket takdim etti.

Fatma Yıldız